21 Şubat 2012 Salı

J.R.R. Tolkien

Öyle bir dede lazım ki; torunu akşam pijamalarını giyip, yatağına girdiğinde ve kapattığında gözlerini yaşanılan dünyanın kabus fırtınasından korunmak için, usul usul bir hikaye anlatsın hemen dibinde. Öyle bir yazar lazım ki; yaşanılan dünyadan kaçarken yeni bir dünyanın kapılarını açıp önce kendisini, sonra herkesi sürüklesin içine. Ve öyle bir dil bilimci lazım ki; konuşulmuş/konuşulan dilleri bir güzel çiğneyip ağzında, şişirip patlatınca yepyeni bir dilin parçaları saçılsın etrafa...

Kısaca yukardaki bir kaç satır ve uzunnca : John Ronald Reuel Tolkien...

1892 yılının Ocak ayında, Güney Afrika'nın Bloemfontein şehrinde, İngiltere-Birmingham'lı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Güney Afrika ikliminin getirdiği sıkıntılardan dolayı annesi Mabel ve küçük kardeşi Hilary ile birlikte İngiltere'ye döndüler. Babası Arthur, kısa bir süre sonra İngiltere'de onlara katılacaktı fakat 1896'da, Güney Afrika'da gelen ölüm buna izin vermedi. Annesi Mabel, gelen ölüm haberinden sonra Ronald'ı ve kardeşi Hilary'i alıp küçük bir köy olan Sarehole'a yerleşti. Sarehole'un yemyeşil doğası, kardeşiyle birlikte her zaman oynamaya gittikleri Cole Bank Road değirmeni Ronald'ı çok etkiledi. Bu etkilenme, Ronald'ın daha sonra yaratacağı dünyada hayli yer edinecekti. Ve yer edindi de. Shire...

Ayrıca babasını kaybetmeden ve İngiltere'ye dönmeden Güney Afrika'da geçirdiği kısa süre içinde bir örümceğin Ronald'ı ısırması da hikayesinde yer alacaktı. Shelob... Ungoliant...

1900 yılında King Edward's Okulu'na başlayan Ronald, 4 yıl sonra şeker hastalığı yüzünden annesi Mabel'i kaybetti. King Edward's Okulu'nda iken Ronald'ın dillere büyük yatkınlığı olduğu ortaya çıktı ve bu dönemlerde Ronald kendine ait bir dili tasarlamaya başladı. Böylece Elf dillerinin temelleri atılmıştı.

Ronald ve kardeşi Hilary, annelerini kaybettikten sonra Birmingham'daki halalarının yanına taşındığında, bu kentteki iki büyük yapı Ronald'ı fazlasıyla etkilemişti. John Perrott tarafından yapılan 29 metrelik Perrott's Folly kulesi o yıllara göre olağanüstü büyüklüğü ve tuhaf mimarisi ile "Perrott'un divaneliği" ismini almıştı. Bu kulenin hemen yanında ise bir başka kule vardı. İki Kule...

Ronald'ın gençlik yıllarındaki bir yerel pamuk markası onu hayli etkilemiş olacak ki, bu ticari ismi oluşturduğu kahramanlardan birinin soyadında kullandı. Samwise 'Gamgee'... Peki ya Rosie Cotton?..

16 yaşındayken hayattaki tek gerçek aşkı olan Edith ile tanıştı. Fakat gözetmeni olan Peder Morgan iki gencin görüşmelerini yasakladı. 1911 yılında Ronald, klasik diller eğitimi almak için Exeter Koleji'ne gitti ve 21 yaşını doldurduğunda hiçbir zaman unutamadığı Edith'i buldu ve 22 Mart 1916'da evlendiler. Rivayete göre Edith ormanda dolaştıkları bir gün onun için dans etmiş ve bu dans Ronald'ı çok etkilemiştir. Ah Luthien...

I. Dünya Savaşı başlamış, 2 yıl sonra Ronald da orduya katılmıştır. Fransa cephesinde savaşırken, iki yakın dostunu kaybeden Ronald çok yakınında patlayan bir bomba yüzünden İngiltere'ye geri döner. Fakat savaş bu genç insan üzerinde unutulmaz etkiler bırakmıştır. Savaş bittiğinde Oxford English Dictionary'de iş bulan Ronald, savaştan döndükten sonra hayatının büyük bir kısmını Oxford'da geçirir. 1945 yılında Oxford'da profesör olmasına kadar geçen zaman içerisinde 4 çocuk sahibi olur. Bu süre içerisinde devasa hayal dünyası Orta Dünya'yı oluşturmaya devam eder. İlk kitabı bir çeviri olan "Sir Gawain and The Green Knight" yayınlanır. Entelektüel bir topluluk olan "Inklings" i yakın dostu C.S. Lewis ile kurar ve 1937 yılında Hobbit'i yayınlar. Roman hem olumlu hem de olumsuz tepkiler alır. Oxford'da profesör olan Ronald'dan nasıl olup da bir masal kitabı çıktığını sorar bazıları. Ama olumsuz eleştiriler bir işe yaramaz ve Hobbit kısa zamanda hakettiği değeri bulur.

Hobbit, aslında, Yüzüklerin Efendisi serisinin başlangıcıdır. Orta Dünya ilk kez bu kitapta okuyucuların karşısına çıkar. Bundan sonra Ronald, Yüzüklerin Efendisi (The Lord Of The Rings) için çalışmaya başlar. 1954 yılında Yüzüklerin Efendisi'nin ilk iki bölümü, 1955 yılında ise üçüncü bölümü İngiltere'de yayınlanır. Seri, Hobbit'den bile daha fazla tepki almasına karşın bundan 10 sene sonra 1965 yılında Yüzüklerin Efendisi'nin ABD'de yayınlanması her şeyi aniden değiştirir.

29 Kasım 1971'de karısı Edith vefat eder. Ronald bunun üzerine sadece iki yıl yaşayabilir ve 2 Eylül 1973'de, Kraliçe'den krallığın en önemli nişanlarından biri olan Commander of the Order of the British Empire (CBE) ünvanını almasından kısa bir süre sonra 81 yaşında hayata gözlerini yumar.

Silmarillion ise, J.R.R. Tolkien'in daha I. Dünya Savaşı yıllarında kafasında oluşmaya başladığı söylenen Dünya'nın oluşumuna dair alternatif bir kurgunun bulunduğu defterleri ve notları arasından düzenlenerek, oğlu Christopher Tolkien tarafından 1977'de yayınlanmıştır. Silmarillion'daki ölümsüz aşkın sahipleri olan Luthien, karısı Edith; Beren ise Tolkien'dir. Bu isimler birlikte paylaştıkları mezarın üzerinde de yer alır... Edith Mary Tolkien Luthien 1889 - 1971 / John Ronald Reuel Tolkien Beren 1892 - 1973

Eserleri: 1925 - Sir Gawain And The Green Knight, 1936 - Beowulf: The Monsters And The Critics, 1937 - Hobbit, 1939 - Fairy Stories, 1949 - Farmer Giles Of Ham, 1957 - Yüzüklerin Efendisi, 1962 - The Adventures Of Tom Bombadil, 1967 - Smith Of Wootton Major, The Road Goes Ever On

Ölümünden sonra yayınlananlar: 1976 - The Father Christmas Letters, 1977 - Silmarillion, 1980 - Unfinished Tales, 1981 - The Letters of J.R.R. Tolkien, 1982 - Mr. Bliss, 1983 - The Monsters And The Critics And Other Essays, Kayıp Öyküler Kitabı 1, 1984 - Kayıp Öyküler Kitabı 2, 1985 - The Lays Of Beleriand, 1986 - The Shaping of Middle-Earth, 1987 - The Lost Road and Other Writings, 1988 - The Return Of The Shadow,  1989 - The Treason Of Isengard , The War Of The Ring, 2007 - Húrin'in Çocukları



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...